Çubuk Hayvancılık İhtisas OSB’nin Türkiye’ye model olacağını söyleyen Ankara Çubuk Hayvancılık İhtisas OSB Başkanı Adem Ceylan, “Bölgemizde hayvancılıkla uğraşan tüm girişimcilerimizi burada tek bir çatı altında toplayarak kalitesiyle, hijyeniyle en üst verimi sağlayacak bir proje olarak doğduk” dedi.
Ankara Çubuk Hayvancılık İhtisas OSB Başkanı ve aynı zamanda Ankara İl Özel İdaresi Genel Sekreteri olan Adem Ceylan, Çubuk Organize Sanayi Bölgesi’nin hayvancılığı geliştirmek amacıyla kurulmaya başlamadığını belirterek, “Bölgemizde hayvancılıkla uğraşan tüm girişimcilerimizi burada tek bir çatı altında toplayarak kalitesiyle, hijyeniyle en üst verimi sağlayabileceğimiz ve Türkiye’ye model olacak bir proje olarak doğduk” dedi.
“18 bin hayvanın bir arada bulunduğu yaklaşık 99 tane ahırımız var” diyen Adem Ceylan, hayvanlardan en üst verimin alınması için yatırımcılara bu konuda eğitim verilerek bilgilendirileceğini dile getirdi. Bu tür bir OSB kurmak isteyen girişimcilerle kamulaştırma, arazinin yeri, su yatakları, ulaşıma yakın olmaları açısından dikkat edilmesi konularında tecrübelerini paylaşabileceklerini ifade etti.
İlk defa İl Özel İdaresi genel sekreterinin yönetim kurulu başkanı olduğunu görüyorum. Genelde vali olur, ticaret odası başkanı olur…
Şimdi Çubuk Hayvancılık İhtisas OSB hayvancılık anlamında özel ilk ihtisas OSB.
Model olacak bir anlamda
Tabi Türkiye’ye bu alanda model olacak. Bunun esas sebebi şundan kaynaklanmadı. Böyle olsaydı daha iyi olurdu belki. Ama Ankara’da hayvancılık çok yaygın. Bunu geliştirelim anlayışına dayalı bir başlangıç olmadı. Esasen bu biliyorsunuz Esenboğa son düzenlemelerden sonra İstanbul kadar olmasa da ulusal nitelikli ve modern bir havaalanı. Ama maalesef Çubuk ve Akyurt bölgesinin hemen bitişiğinde hayvancılık yapan insanlar var. Buradaki bu faaliyetler belki fennine uygun şekilde yapan da var ama özellikle gübre naklinin yapılması veya bir kısmı fenni bir şekilde çalışmadığı için havaalanının etrafını sarıyor. Bu ihtiyaç uluslararası bir havaalanı olan Esenboğa’nın bu kötü koku ve görüntüden uzaklaştırması bertaraf edilmesi civarda yine vatandaşı da fazla uzaklaştırmadan ve mağdur etmeden bir yöntem olarak bunları disipline edelim anlayışına dayalı bir oluşum. 2005 yılında bölgesel olarak yerelde Çubuk’ta başladı. Çubuk belediye başkanımız, kaymakamımız o alanda yer seçimi, arazi tespiti bunlar gibi bir takım ekolojik değerler tespit edildikten sonra 2006 yılında tüzel kişiliğin oluşturulması ile ilgili çalışmalar devam etti. Ankara özel idaresi de buraya yüzde 50 ortak, Çubuk Belediyesi yüzde 30, Büyükşehir Belediyesi yüzde 20 ve Kırmızı Üreticiler Birliği ortak kuruldu ve tüzel kişilik devam etti. Tabi uzunca bir süreç esasen yer seçiminden sonra tüzel kişiliğin oluşturulmasından sonra kanunlaştırma sürecinden geçti. Aslında 255 hektarlık bir alan burası. Fakat bir kısmı hazine arazisi olmasına rağmen geriye kalan özel mülkiyetle ilgili kamulaştırma sürecinde sıkıntı yaşadık. Hem yasal süreçte sıkıntı yaşadık hem de bunların tarlalar ya da arsalar normalde 2-3 TL değerinde ise maalesef mahkemeler 10 TL değerinde tespit etmek suretiyle aşağı yukarı 10-11 trilyon gibi bir kamulaşma bedeli ödemek zorunda kaldık. Tabi aynı zamanda kamulaştırma hukukundan kaynaklanan gecikme 2008 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile acele kamulaştırma kararı alındı. 2008-2009 yılında acele kamulaştırma süreci sayesinde karışıklık süreci tanımlanmış oldu. Biz zaten aynı zamanda imar planları, parselasyon planları, altyapı gibi projeler ile çalışmalarımıza başlamıştık. Bunların takibi de devam ediyor. Ve nihayetinde 2009 yılında kamulaşma süreci tamamlandıktan sonra imar ve parselasyon planlarının tahsisi Tarım Bakanlığı ve Sanayi Bakanlığı tarafından gerçekleştirildi. Projelerimiz de onaylandıktan sonra 2010 yılında altyapımızı yaptık. Yüklenici firma inşaatına 2010 yılının ilk yarısında başlandı. Esasen ihale süreci Sanayi Bakanlığı yetkilileri bunu 4 yıla yaydılar. Ama biz kısa süre içerisinde bunun tamamlanmasını arzu ediyoruz. Yüklenici firma ile de konuştuk. 2 yıl içerisinde tamamlanmasını öngörüyorlar. Yani yasal süresi 4 yıl olmak ile birlikte oradaki problemin çözülmesi ve sıkıntı çeken vatandaşlarımızın da kısa süre içerisinde kendilerine tahsis edilecek yerlere taşınması ve disipline alınması içinde 2 yıl içerisinde altyapının bitirilmesini arzu ediyoruz. Altyapı çalışmalarına başladı ve bu yıl yolların birçoğu açıldı. Bir taraftan kanalizasyon ve yağmur suyu çalışmaları devam ediyor. 2 yıl içerisinde altyapıyı bitirmeyi hedefliyoruz. Yasal süresi 4 olmakla birlikte yani 2012’nin sonlarına doğru altyapıyı tamamlamayı istiyoruz. Bir taraftan biz üstyapının alan projelerini çizdirdik. Bunların projesini yaptıktan sonra da 2012’nin başlarında da müteşebbis heyet olarak karar vereceğiz. Üstyapıyı OSB tüzel kişilik olarak orada yer tahsis edeceğimiz vatandaşlarımızın yerlerini tahsis edeceğiz.
Türkiye’de hayvancılık OSB’lerle alakalı son dönemlerde girişim olarak kurulan OSB’ler var. Üst şablonda tesis anlamında nasıl bir yol izlemeyi düşünüyorsunuz? Siz tamamlayıp yatırımcıya mı tahsis edeceksiniz? Yoksa her yatırımcı kendisine göre mi yapacak?
Mesela gerek ihtisas gerekse sanayi OSB’lerin de şu yapıldığı zaman aslında altyapıyı yaptım, gel kardeşim burada yapacağın üretime göre yapılanmayı yap denildiği zaman maalesef bize bu daha geciktirildiği gerçek. Birçok sanayi OSB’lerinde de bunu görüyoruz. Bizim arzumuz eğer havaalanı civarındaki kokuyu bertaraf etmek ve oradan yer tahsis ettiğimiz vatandaşları da taşımazsak o zaman şunun yapılması gerektiğini düşünüyorum; üstyapının da OSB tüzel kişiliği tarafından bizim hazırlamış olduğumuz alan ve tatbikat bölgeleri ile ihalesinin yapılması tek kalemde ve yer tahsis ettiğimiz vatandaşların teyitlendirilmesini öngörüyorum. Tabi bu benim öngörüm nihayetinde bu müteşebbis heyetin kararı olacak. Böyle yapıldığı zaman proje daha bütünlük arz edecek. Sosyal alanları ile bizim yapacağımız idari binaları ile acil kesim ünitesi ve diğer sosyal alanları ile daha bir bütün olacak. Yani gübre taşınması ve değerlendirilmesi için. Çünkü vatandaşa ben altyapıyı yaptım, arsanı da tahsis ettim. Sen üst yapıyı yap derseniz, binalar ve projeler farklı olacak. Dolayısıyla bunu kontrol altına almak ve proje bütünlüğünü korumak zor olacak ve vatandaşa da şu kadar süre içerisinde bunu tamamlamak zorundasın dersin belki. Ama bunun gecikmesi gerçekleşebilir. Diğer OSB’lerde bunun örneği görülüyor. Hem toplu ihale ve üst yapının yapıldığı zaman vatandaşın nezlinde daha avantajlı olacağını düşünüyorum. Çünkü bir defa girilip üst yapıda öngörülen projeyi bir çırpıda yapacak. Sosyal tesisleri ve diğer ortak kullanım alanları ile birlikte elde etmiş olacak.
99 parselin tamamı tahsis edildi mi?
Tamamı ön tahsis edildi. Kısmen ön tahsis de avans alındı. Ahırlar yaklaşık 18 bin hayvan kapasitelidir. Kırmızı hat denilen havaalanını kötü koku ve görüntüye sebebiyet veren bir hat çizildi. Öncelikle burada faaliyette bulunanlar tercih edildi. Daha doğrusu onların müracaatları öncelikle dikkate alınacak. Buradakilerin dışında dışarıdan da burada faaliyetini yürüten hemşerilerimiz müracaatlarından 99 ahırın ön tahsisleri yapıldı. Yarın altyapıyı yapıp da bunun altyapı maliyeti bu kadar deyip de kesin tahsis ettiğimiz zaman hepsi biz devam ediyoruz dediğinde devam edeceğiz. Zaman içerisinde belki işi bırakmış olabilir ya da başka bir alanda faaliyet göstermiş olabilir. Bunlar da olursa bunların yerine de yine o alanda faaliyette bulunanları da alacağız.
Bölge müdürünüz var mı?
Var. Haydar Öztürk.
Bu işi yapan yatırımcılara OSB’de faaliyet göstermek ne katacak? Yani ne gibi avantajları olacak? Diyelim ki sizin çizmiş olduğunuz kırmızı çizgi içerisinde kalan ve besiciliği yapan işletmeci ve yatırımcı o kırmızı çizginin dışına çıkıp yatırım yapmak yerine neden OSB’yi tercih etsin?
Eğer OSB içerisinde yer alacaksanız öncelikle devletin sağlamış olduğu kolaylıklardan yaralanırsınız. OSB tüzel kişilik içerisinde faaliyette bulunan sanayiciler veya diğer hizmet sektöründe faaliyette bulunanlar için elektrik, doğalgaz gibi şeylerde avantajlı oluyorlar. Artı elektrik, su, doğalgaz gibi enerjilerden ve diğer enerjilerden avantaj sağlıyorlar. Artı burası ihtisas OSB’dir. Hayvancılık da bir ihtisas işidir. Burada istihdam edilecek teknik elemanları ile ziraat teknisyenleri ile ve diğer teknik eleman olan bu işin ehli insanlar ile aynı zamanda burada faaliyette bulunan insanlar daha yüksek verimin nasıl alınacağını öğrenecekler. Hayvanlarının korunması, sağlığının korunması ve giriş-çıkışının kontrol edilmesi açısından çok avantajları olacak. Bu sayede sağlıklı bir üretim yapılmış olacak. Mademki besicilik yapılıyor, oradaki hayvanlardan en üst verim nasıl alınırsa, hangi süreçler olacaksa bu konuda eğitim verilerek bilgilendirilecekler. Nihayetinde birlikten kuvvet doğar anlayışı ile 17 bin, 18 bin hayvanın bir arada bulunduğu yaklaşık 99 tane ahırımız var ama küçük ölçekte üretim yapan 2-3 kişinin müracaat yapıp 150 üreticimiz var aslında burada bizim. Yani 156 tane üreticimiz bu 99 tane ahırımızdan istifade ediyor. Dolayısıyla bunların besledikleri hayvanların daha iyi değerlendirilmesi için pazarlarda ve kesimlerde daha iyi bir yöntem izlenmelidir. Bunların atıklarından nasıl istifade edilir? Yem nasıl daha ucuza temin edilir? Belki yem fabrikası kurulabilir. Hayvancılık teknik olarak nasıl daha iyi yapılır? Bunlara aynı zamanda eğitimde verilmiş olacak.
Bölgenin içerisinde ahırların dışında buradaki sanayiye arsa tahsis edildi mi?
Acil kesim ünitemiz var. Sanayi yem fabrikası ünitesine ait parselasyonumuz var. Hatta geçtiğimiz günlerde sayın valimizin ziyaretinde hayvancılık eğitimi ile ilgili 2 yıllık bir yüksekokul kurulması ile ilgili şartlar uygun olursa bununla ilgili bir çalışma var. Diğer kurumlar ile ilgili de planlar yer alıyor. Bunun haricinde atıkların değerlendirmesi, acil kesim, yem fabrikası ve karantina da olacak.
Türkiye’de diğer bölgelere de bu tür bir OSB kurmak isteyen yatırımcılar ve girişimciler sizden ve tecrübelerinizden faydalanabilirler mi? Tecrübelerinizi paylaşıyor musunuz?
Tabi bu ciddi bir tecrübe. 2008’den sonra kamulaştırılma tamamlandı. O süreçten sonra hem yer seçimi hem de diğer konular hakkında nasıl daha iyi yapılabileceğini gösterebiliriz. Yani yaptığınız hatalardan tecrübe ediniyorsunuz. Arazi seçimi ve bunun yasal olarak yürütülmesi, kamulaştırma, arazinin yeri, su yatakları, ulaşıma yakın olmaları açısından dikkat edilmesi diye yardım edilebilir. Bu süreçte yaşanılan olumlu ya da olumsuz davranışlar sonucunda tecrübe edindik. Bizim belli bir aşamaya kadar parsel sayımız 116 olacaktı. Arazinin durumu ve diğer sorunlardan kaynaklı şartlardan dolayı 99’a indi. Bu alanda faaliyette bulunacak olan OSB veya özel bölgeler ile tecrübemizi paylaşacağız.
SanayiGazetesi