Ankara ve ilçelerinde vişne yetiştiriciliği araştırarak ve bilinçli tarım ile daha da üst seviyeye çıkarılacak.
Ana vatanı Kuzey Anadolu olan vişne, dünyada pek çok ülkede yetiştirilir. Türkiye 13) dünyada Rusya Federasyonu (%17) den sonra en önemli ikinci vişne üreticidir. Ürünün büyük kısma yurt içinde değerlendirilmekle birlikte, Türkiye’den 2021 yılında Rusya, Kanada, Gürcistan ve Romanya’ya 478 ton vişne ihraç edilmiş ve 0,87 5/kg birim fiyat ile 416 bin 5 gelir sağlanmıştır. Türkiye’de vişne yetiştiriciliği, Afyonkarahisar (%24) Konya (%17), Kütahya (%14), Ankara (%6) ve Isparta (%5) illerinde yoğunlaşır. Ankara, 2021 yılında 11.407 tonluk üretim ile Türkiye’de 4. Sırada yer almıştır. İlimiz üretiminin %59’u (6.714 ton) Çubuk ilçesinden, geri kalan kısmi Polatlı (%6,8), Pursaklar (%5), Kahramankazan (%4,4), Beypazarı (6%4), Akyurt (%3), Kalecik (%3), Ayaş (%3), Sincan (%2) ve Güdül (%2) ilçelerinden sağlanmakta ise de diğer ilçelerde de az da olsa vişne üretilmektedir.
Vişnenin Kullanımı: Vişne, taze meyve, meyve suyu, alkollü içecek (likör ve şarap), reçel, dondurulmuş ürün ve son yıllarda kurutulmuş meyve olarak tüketilmektedir. Vişne, katma değeri yüksek bir meyvedir. Yaklaşık olarak 1 kg vişne ile 2.5 litre meyve suyu (nektar), 3 kg reçel ve 300-400 g çekirdeksiz kuru meyve üretilir. Ülkemizde üretilen vişnenin yaklaşık olarak %85 i gıda isleme sanayinde, çoğunlukla da meyve suyu (nektar) üretiminde değerlendirilmektedir.
İnsan Sağlığına Faydaları: Günümüzde meyvelerdeki insan sağlığına yararlı bileşiklerin, tansiyon ve diyabet gibi kronik hastalıklar ile kanser gibi hastalıkların önlenmesi üzerindeki olumlu etkileri konusunda artan farkındalık, tüketicilerin vişne tüketimine yönelmesini artırmıştır. Vişne meyvesi karbonhidrat, protein, folik asit, lif, A, C, B, K ve E vitamini, aromatik bileşikler, fenolik bileşikler, potasyum, demir, bakır ve manganez gibi mineraller dahil olmak üzere yüksek miktarda insan sağlığına yararlı besin ve biyoaktif bileşikleri içerir. Vişne meyvesine kırmızı rengini veren fenolik bileşikler grubundaki antosiyaninler çoğunlukla meyve kabuğunda, çeşitlere göre bir miktar da meyve etinde bulunur. Çalışmalar, vişne tüketiminin kardiyovasküler hastalıklar, diyabet, Alzheimer ve kanser gibi çeşitli kronik hastalıkların riskini azalttığını, yüksek kan basıncını düşürdüğünü, uyku ve beyinsel fonksiyonlan düzenlemeye, enerji harcanan egzersizden sonra ağryi azaltmaya, astım belirtileri ile solunum zorluklarını hafifletmeye yardımcı olduğunu göstermektedir. Ayrıca vişne meyvesinin, hücredeki oksidatif zararları engelleyen, uyku sürecinin düzenlenmesine yardımcı olan, hücre yaşlanma süresini uzatan, antioksidan ve antienflamatuar özellik taşıyan melatonin hormonu (3,5 ng/ 19 yaş ağırlık) bakımından zengin olduğu da raporlanmıştır.
Vişne Ağacının Özellikleri ve İstekleri: Vişne ağaçlan çeşide göre 20 m’ye kadar boylanabilir, dallar dağınık gelişir. Çiçekler beyaz renkli, 2-3 tanesi bir aradadır. Meyve eti tatlı, meyve kabuğu ve çeşitlere bağlı olarak meyve et rengi yüksek antosiyanin kapsamı nedeniyle kırmızıdır. Vişne ağacı, kış dinlenme periyodunda -40°C’lik düşük sıcaklığa dayanabilir. Kış aylarında +7,2″C’nin altında 1100-1700 saat arasında bir soğuklamaya ihtiyaç duyar. Son yıllarda iklim değişikliği nedeni ile ilik geçen kış mevsimi pek çok alanda soğuklama isteğinin karşılanmasını engelleyebilir. Bu durumda ilkbaharda tomurcukların açılmadan dökülmesi, ya da çiçeklerin dökülmesi, düzensiz çiçeklenme gibi sorunlar yaşanabilir. Vişne, ilkbahar geç donlarının sorun olduğu kesimlerde, çiçeklenme döneminde gerekli önlemler alınarak yetiştirilebilir. Ankara’da ilkbahar geç donları Mayıs sonuna kadar sürebilir. Özellikle çiçeklenme periyodu ve küçük meyve döneminde, açık ve güneşli günün gecesinde aniden düşen sıcaklıklar önemli ürün kaybına yol açar. Bu tip alanlarda bahçeler, kuzeye bakan yamaçlarda kurulmalı ve donun beklendiği gecelerde bahçede saman yakılarak dumanlama yapılmalıdır. 2021 yılında Türkiye’de ortalama vişne verimi 24,3 kg/ağaç olup en yüksek verim Sakarya’da (49 kg/ağaç) alınmıştır. Ortalama ağaç başına verim Ankara’da 28,4 kg olarak saptanmıştır. En yüksek verimin alındığı ilçeler Sincan (50 kg/ağaç) ve Evren (45 kg/ağaç) iken Çubuk ilçesinde verim 20 kg/ağaç’dır.
Çoğaltma ve Bahçe Tesisi: Vişne aşı ile çoğaltılır. Vişne bahçeleri aşılı fidanlar ile tesis edilir. Fidan üretiminde yaygın olarak idris (Prunus mahaleb) anacı kullanılmaktadır. İlimizde en fazla çatlamaya karşı dayanıklı olan ‘Kütahya’ ve ‘Montmorency’ çeşitleri yetiştirilir. Vişne kendine verimli olduğundan tek çeşit ile bahçe tesis edilebilir. Dikim aralıkları, toprak durumu, anaç, sulama ve gübreleme gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Sıra arası ve üzeri mesafeler 4-5 x 4, 3-6 x 4-6 m olarak uygulanabilir.
Gübreleme: Vişne toprak isteği bakımından oldukça toleranslidir. Kumlu ve kireçli topraklarda yetiştirilebilir. İyi drene edilmiş, derin, iyi havalanan tınlı, tinli kumlu, pH=5,5-7,5 olan topraklar idealdir. Bahçe tesisinden önce 2-3 ton/da ahır gübresi ile 13-15 kg/da DAP uygulaması, yeni fidanlara gereksinim duydukları organik maddeyi sağlayacaktır. Verime yatmış ağaçlarda, gübreleme programina toprak ve yaprak analizleri ile karar verilir. Damla sulama yöntemi ile sulanan bahçelerde gübreleme sulama suyu ile birlikte verilebilir. Özellikle Ankara/Çubuk yöresinde Vişne yetiştiriciliğinin yoğun olduğu Mahmutoğlan, Kuruçay ve Kışlacık mahallelerinde toprak pH değeri 8’in çok üzerindedir ve kireçli bir yapıya sahiptir. Bu durum ağaçlarda demir alımının sınırlandırılmasına ve kloroza yol açtığından, yörede pH düzeyini azaltmak amacıyla kükürt içeren gübreler önerilir.
Sulama: Yıllık yağışı 400 mm’den fazla olan alanlarda vişne sulama yapılmaksızın yetiştirilebilir. İdris anacı üzerine aşılı vişne ağaçları, kurağa nispeten toleranslıdır. Çubuk ilçesinde yüksek köylerde idris anacı üzerinde ve yamaç arazilerdeki bahçelerde sulama yapılmadan vişne yetiştirilebilir. Çubuk civarında sulamanın gerekli olduğu alanlarda çoğunlukla salma sulama yöntemi kullanılmaktadır. Ancak, yabancı ot çıkışı, hastalık ve zararlılarının yayılmasının engellenmesi ve su tasarrufu sağlanması gibi amaçlarla damla sulama yöntemi, bunun da programlı bir şekilde yapılması önerilmektedir.
Budama: Vişne yayvan bir taç oluşturur. Terbiye şekli, değişik doruk dallı olup fidan dikiminden sonra 2 yıl içinde oluşturulur. Fidanların tepesi dikimden sonra 60-80 cm yükseklikten vurulur. Yeni oluşan sürgünler içinde aralarında 30 cm mesafe bulunan ve doruk dal ile 45-60° açı yapan 4 sürgün yan dal olarak seçilir. Tacın şekli oluştuktan sonra, meyveye yatıncaya kadar çok az budanır. Verime yatan ağaçlarda sadece sık dallar, hastalıklı ve zarar görmüş dallar çıkarılır, taç çok yükselmiş ise istenen yükseklikten kesilir. Bilek kalınlığından daha kalın dalların kesilmesi ağacın zayıflamasına yol açar.
Hastalık ve Zararlılar ile Zirai Mücadele Yöntemleri – Entegre Mücadele Yaklaşımı: Vişne bahçelerinde hastalık ve zararlılar ile mücadele için entegre mücadele tekniklerinin kullanılması gerekir. Entegre mücadele: zararlı organizmaların çevre ile ilişkilerini dikkate alarak, uygun olan tüm mücadele yöntem ve tekniklerini uyumlu bir şekilde kullanmak suretiyle zararlı organizmaların popülasyon yoğunluklarını ekonomik zarar seviyesinin altında tutmayı amaçlayan bir zararlı yönetim sistemidir. Çevreci ve sürdürülebilir tarımsal üretimi ve kalkınmayı sağlayan entegre mücadele ile kaliteli ve ilaç kalıntısı riski az olan ürün elde edilir. Böylece faydalı organizmalar korunur, zararlı organizmaların ilaçlara karşı direnç oluşturması önlenir ve doğal dengenin korunması sağlanır. Aynı zamanda gereksiz ilaçlamalar önlenerek maliyet düşürülür ve yararı organizmalar korunur. Entegre mücadele, ekonomik zarar eşiğine göre yapılır. Ekonomik zarar eşiği “zararlı organizma popülasyonunun çoğalarak, ekonomik zarar seviyesine ulaşmasına engel olmak için mücadeleye karar verildiği yoğunluk” şeklinde tanımlanır. Popülasyon yoğunluğu, yaprak örnekleri alınarak, bulaşık dallar sayılarak veya tuzaklar ile takip edilir. Vişnede hastalık ve zararlıların kontrolü ile ilgili çalışmaların Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yayınlanan Zirai Mücadele Talimatları doğrultusunda ve bakanlık kuruluşlarının tavsiyeleri çerçevesinde yapılması gerekmektedir. Vişne bahçelerinde uygulanacak entegre mücadele programlarında; bahçede olan tüm hastalık, zararlı ve yabancı otların mücadelesi birlikte düşünülmeli ve mücadele yönetimi: bölgede en yaygın olan zararlı ve hastalıkların mücadelesi esas alınarak yapılmalıdır. Diğer hastalık, zararlı ve yabancı otların mücadelesi ise, bu etmenlerle entegre edilmelidir.
Hasat ve Depolama: Yöremizde haziran ayı ortasında başlayan vişne hasadı Çubuk/Kışlacık mahallesinde ağustos ayı sonuna doğru sona erer. Üretilen vişne ya meyve suyu işleme tesislerinde ya da Ankara, İstanbul hallerine gönderilerek sofralık olarak değerlendirilir. Taze tüketime sunulan ürün fiyatı her zaman daha yüksektir. Vişne meyvesi, olgun dönemde yumuşak meyve eti yapısı ve çok ince meyve kabuğu nedeni ile çok hassas bir meyvedir. Hasat zamanı sıcak yaz günlerine denk geldiği için meyvenin hasat sonrası işlemlere duyarlığı artar. Hasatta özellikle taze tüketime sunulacak vişneler saplı olarak toplanmalı ve meyvelerin ezilmesini önlemek için en fazla 5 kg ambalajlarda paketlenip taşınmalıdır. Hasadın en kısa sürede bir seferde tamamlanması tercih edilir. Toplanan vişneler bahçede bekletilecekse mutlaka gölgede bekletilmelidir. Vişne meyvesi 0-2 °C sıcaklık ve yüzde-85 oransal nemde 30-45 gün depolanabilir.
Kiraz sineği yakalama tuzağı:
Kültürel Mücadele: Kurtlu meyveler toplanıp derin çukurlara gömülmeli, eylül-ekim aylarında 30-50 cm derinliğinde toprak sürülmeli ve pupaların toprak yüzüne çıkarılıp ölmesi sağlanmalı, hasattan sonra ağaç üzerinde meyve bırakılmamalı, bahçe yakınına zararlının konukçusu olan yabani kiraz ve Lonicera (hanımeli) türleri dikilmemelidir.
Biyoteknik Mücadele: Zararlının çıkışını izlemek için dekara 2 adet “görsel sarı yapışkan tuzak ve amonyak kapsülü ağaçların güneydoğu yönüne yerden 1,5 2,0 m yüksekliğe asılır. İlk ergin görüldükten sonra bahçede 15-20 m aralıklarla belirlenen ağaçların her birinin 4 farklı yönüne birer adet olacak şekilde yerden 1,5-2,0 m yüksekliğe tuzak asılarak, sinek kitle halinde tuzakla yakalanır.
Kimyasal mücadele: İlaçlama tuzaklarda ilk ergin görüldükten sonra en geç bir hafta içinde yapılmalıdır. İlk ilaçlamadan sonra, tuzaklardaki sinek yakalamaları devam ediyorsa, ilacın etki süresi ve derim zamanına göre 2. ilaçlama yapılır. Populasyonun yoğun olmadığı bahçelerde, “zehirli yem dal ilaçlaması” uygulanabilir. Bu ilaçlamada cezbedici + insektisit karışımı ağaçların güneydoğu yönündeki 1.5-2 m³lik kısmına, iri zerrecikler atan pulverizatör (meme çapı 2-3 mm) ile meyveler iyice ıslanacak şekilde atılır. Populasyonun yoğun olduğu bahçelerde bütün ağaçlar, tüm yaprak ve meyveler yıkanacak şekilde ve özellikle tepe dallarının iyice ilaçlanmasına özen gösterilerek tamamen ilaçlanır. İlaçlama T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın kiraz ve vişne Zirai Mücadele Teknik Talimatı doğrultusunda önerilen etkin maddeli ilaçlar (örneğin azadirachtin, spinosad) ile ve yine önerilen doz ve uygulamalarla yapılır ve son ilaçlama ve hasat arasında 14 gün geçmesine özen gösterilir.
Çiçek ve Meyve Monilyası (Monilinia fructigena, Monilinia laxa, Monilinia fructicola)
Hastalık etmeni, kışı mumyalaşmış meyveler ve hastalıklı bitki kısımları (çiçek, sürgün, dal, meyve) üzerinde geçirir. ikbaharda oluşan sporlar önce çiçekleri sonra sürgün ve meyveleri infekte eder. Sporlar yağmur, rüzgår ve böceklerle yayılarak üretim sezonu boyunca infeksiyonlara yol açar. Etmenin optimum gelişme sıcaklığı 15-30 °C olmasına rağmen sporlar, 0-35 °C aralığında çimlenebilir.
Monilia spp nin yol açtığı çiçek zararı
Kültürel Mücadele: Ağaç üzerindeki mumyalaşmış meyveler ve çiçekler, yere dökülmüş meyveler toplanarak, ilkbaharda hastalığın görüldüğü bahçelerde infekteli yaprak ve çiçekleri taşıyan sürgün ve dallar kesilerek imha edilmelidir.
Kimyasal Mücadele: Çiçek monilyasi için; 1. ilaçlama çiçeklenme başlangıcında, 2. ilaçlama tam çiçeklenme döneminde yapılmalıdır. Meyve monilyası için ise, meyvelere ben düştüğünde tek bir ilaçlama yapılmalıdır. ve bunda Tanım ve orman Bakanlığı’nın Zirai Mücadele Teknik Talimati takip edilmelidir. Budamadan sonra gözler uyanmadan yapılacak %1-1,5 dozunda bordo bulamacı hastalığın şiddetini önemli düzeyde azaltmaktadır.
Kanadı Noktali Sirke Sineği (Drosophila suzukii)
Erkeklerin kanatlan noktalıdır. Yöremizde önemli zarara yol açar. Yılda 15 dol verebilir ve hayat çemberi 10-15 gündür. Dişi, 300-600 yumurta bırakabilir. Kışı ergin olarak korunaklı yerlerde geçirir. Yüksek nem ve ılıman iklim koşullarında yıl boyunca aktif olabilir. Sinek 0-100 ürün kaybına yol açabilir. İlkbaharda çiftleşmeden sonra yumurta bırakılan meyvelerde larvalar gelişir, bu meyveler yumuşar, çürür ve dökülür, Sineğin meyvede yol açtığı fiziksel zarar (meyve yüzeyinde minik delikler), meyvelerde ikincil patojenik enfeksiyonların oluşumuna yol açar.
Kültürel Mücadele: Bahçede yer dökülen meyveler toplanır, derin bir çukura gömülür ya da yakılır. Derim meyveler olgunlaştığında başlamalı ve en kısa sürede tamamlanmalıdır. Bahçelerde sulama; damla sulama sistemi ile yapılmalı, hasada yakın dönemde aşın sulamadan kaçınılmalıdır.
Biyoteknik Mücadele: Nisan ayı başından itibaren sirkeli tuzaklar kitle halinde yakalama yöntemi olarak uygulanabilir. 500 milik pet su şişelerinin üst kısımlarına 3 mm’lik telle 10 adet küçük delikler açılır ve şişenin içine 200 ml kadar elma sirkesi konulup kapağı kapatılarak ağaçların kuzey-doğu kısmındaki dallarına yerden 1-1,5 m yükseklikte, her ağaca 4-5 tuzak asılır. Haftalık kontroller ile şişe içine giren sinekler bahçeye damlatma dan süzülerek alınır ve imha edilir. Yapılan çalışmalarda turuncu renkli pet şişelerin, sineğin daha fazla ilgisini çektiği belirlendiği için Polonya ve Sırbistan’da pet şişeler önce turuncu renge boyanır ve içlerine kırmızı şarap konularak dallara asılır.
Kimyasal Mücadele: Meyve renklenmeye ve tatlanmaya başladıktan sonra saldırılara daha açık hale gelir. Eğer bahçede zararlı varlığı tespit edilebiliyor ise bu dönemde meyveyi korumak için insektisit uygulanabilir. Larva meyve içine girdiği taktirde yapılan ilaçlamalar başarılı olmaz. Eğer popülasyon yüksek ise erken dönemde TC Tarım ve Orman Bakanlığı kiraz ve vişne Zirai Mücadele Teknik Talimatı doğrultusunda önerilen spinosad etkin maddeli insektisidler kullanılabilir. İlaçlama ve hasat arasında en az 7 gün geçmesi gerekir.
Sırbistan da vişne bahçelerinde sirke sineği için kullanılan tuzaklar
“Yöremizde en yaygın hastalık ve zararlılar çiçek ve meyve monilyası, kiraz ve sirke sineği, yaprak bitleri, kırmızı örümceklerdir.”
En Yaygın Zararlı ve Hastalıklar: Kiraz Sineği (Rhagoletis cerasi L.) – Kiraz sineği ergini – Kiraz sineği larvası
Zararlı, kışı toprakta pupa halinde geçirir ve ilkbaharda ortalama sıcaklık 15 derecenin üzerine ulaştığında erginler çıkar. Çiftleşen dişiler, ben düşme safhasındaki meyveleri delerek kabuğun altına yumurta bırakır. Bir dişi 100 yumurta bırakabilir. Yumurtadan çıkan larvalar, meyve etinde beslenip gelişir, olgunlaşınca meyveyi delerek toprağa geçer ve kışı 3-5 cm derinlikte pupa halinde toprakta geçirir, ertesi yıl tekrar çıkış olur. Salgın yıllarında zarar oranı %80′ e kadar çıkabilir.
Haber: Müfit Onbaşı ÇHA